Zeynel Abidin Atak (1879-1939)

04 Ara

Zeynel Abidin Atak (1879-1939)

Zeynel Abidin Atak (1879-1939)

Zeynel Abidin Atak

Günümüz Kosova Cumhuriyeti’ne bağlı Yakova vilayetinde 1879 (H. 1295) yılında doğdu. Hüseyin Bey ve Hanife Hanım’ın oğludur. İlk ve orta öğrenimini memleketinde tamamladı. 28 Şubat 1904’te İstanbul’da Askeri Tıbbiye Mektebine başladı. Okuldan 28 Haziran 1910 tarihinde tabip yüzbaşı rütbesiyle mezun oldu. Bir yıl Gülhane Askeri Tababet Okulu ve Hastanesinde staj yaptı. 28 Haziran 1911’de Edirne’de bulunan İkinci Süvari Tugayı Alay Tabipliğine atandı. Bu görevde iken Arnavutluk Harekâtı’na katılan askerler arasında kolera baş göstermesi üzerine geçici olarak 32. Alay Tabipliğine görevlendirildi. Görev sonrasında asıl birliği ile Balkan Savaşı’na katıldı. Harbiye Nezaretinin emriyle 1913 yılı Aralık ayında İtalya ve Arnavutluk’a özel görevli olarak gönderildi. 26 Şubat 1914’te Beşinci Tümene bağlı 14. Alay’ın tabipliğine getirildi. Aynı yılın Mart ayında Teşkilat-ı Mahsusa’ya girdi. Birinci Sefer Kuvveti ile İran’a hareket etti. Dilman, Urmiye, Havulak ve Meraga muharebelerine katıldı. Haziran ayında Muş Askeri Hastanesine atandı. Muş’un Ruslar tarafından işgal edilmesi üzerine hastane personeli ile önce Elazığ’a sonra da Erzurum’a gitti. 1915 yılı Aralık ayında Sıhhiye Depo Taburu ve Sıhhiye Kolları Komutanlığına atandı. Erzurum’un Ruslar tarafından işgal edilmesi üzerine Erzincan’da görevlendirildi. Burada yakalandığı tifüs nedeniyle hava değişimi için 3 ay süreyle İstanbul’a ailesinin yanına döndü. 26 Haziran 1916’da kıdemli yüzbaşılığa terfi etti. Bir ay sonra Kayseri İncesu İstasyonu Tabibi ve sonrada Şifa Yurdu Baştabibi olarak görevlendirildi. Bu arada iki ay kadar İncesu Kaymakam Vekilliğinde bulundu. Hastanenin 1918 yılı başlarında kapatılması üzerine Batum Askerî Hastanesi baştabipliğine getirildi. Kısa süre sonra Romanya Cephesi’nden dönen 46. Seyyar Hastanesi Baştabibi oldu ve Üçüncü Kafkas Tümeni emrine verildi. 11. Alay Baştabibi olarak Doğu Harekâtı’na katıldı.  TBMM’nin Birinci Dönem seçimlerinde 52 oyla Lazistan (Rize) milletvekili olarak seçildi. Meclise, 26 Nisan 1920’de katıldı. Milletvekili sicil numarası 302’dir.

Mecliste Abidin Bey olarak anılırdı. Muhafazakâr bir yapıya sahipti. Vekilliğinin ilk günlerinde Bolu Ayaklanmasının bastırılmasında görevlendirildi. Bu görevde iken bir süre Düzce Kaymakamlığını yürüttü. 10 Ekim 1920’de tabip binbaşılığa terfi etti. Sıhhiye Bölüğü ile seyyar hastane sevk ve idaresindeki becerilerinden ötürü Milli Müdafaa Vekâletinin talebi üzerine 28 Mart 1921’de Batı Cephesi’nde görevlendirildi. Batı ve Güney cephelerinde sağlık müfettişi olarak görev yaptı.

Mecliste bulunduğu dönem Sağlık ve Sosyal Yardım Komisyonunda kâtip ve sözcü olarak görev aldı.  Genel Kurulda, farklı konularda söz alan Abidin Bey, İstiklal Mahkemelerinin kuruluşunu savundu. Mustafa Kemal Paşa’nın Başkomutanlık Yasasının uzatılmasına dair 31 Ekim 1921 tarihli oturumdaki oylamada ret oyu veren 12 kişiden biri oldu. İstiklal Madalyası Kanun teklifi hakkında söz alarak, cephede memleket adına savaşan pek çok kişinin bu madalyayı alamazken geride duran ve emri veren kumandanın almasını, Mecliste oturan vekillere verilmesini doğru bulmadığını ifade etti. Giresun’un müstakil liva teşkiline dair kanun teklifini destekledi. Ordu ve Giresun arasında seçim yapılacak olursa bunun Giresun olması gerektiğini belirtti. Yerli kumaş giyilmesi hakkındaki kanun tasarısını destekledi. Avrupa’dan kaliteli kumaş getirileceğine yerli üretim düşük kalite kumaşları kullanmanın daha yerinde olacağını ifade etti. Vekillerin milletin ruhuna uygun giyinmesi gerektiğini, milletin içinden çıkmayan kıyafetlerden uzak durulması gerekliliğini savundu. Konuşmasının sonunda kravatını çıkararak, bir daha giymeyeceğine dair söz verdi. Bunun yanı sıra “Frenginin men ve tahdidi sirayeti hakkında” ve “Memleketin muhtelif mıntakalarında Müfettişi Umumilikler ihdas edilmesine dair” kanun teklifleri lehinde konuştu. Kurula getirilen “Hiyaneti vataniyeden mahkûm Yenişehirli Edhem Paşanın affına dair” kanun teklifine tepki gösterdi. Ömrünü vatana ihanet içerisinde geçiren Edhem Paşa’nın affına karşı çıktı ve teklifin reddini talep etti.

“Öyle gaddar ve zalim gençliğini zalimlikte ve ihtiyarlığını da yine milletin hunharlığında istimal etmiş ve çökmüş bir hale geldiği halde bile elyevm hayatını bu uğurda kullanmakta devam etmiş ve memleketi daima ezip izmihlâline arzu etmiş bir şahıs için böyle bir kanun icad edildiğine hayret ederim….  Gevşeklikle itham ettiğim bir şahsı affedip çıkarmak katiyen milletin istiklâliyle mütenasip değildir. Bu kanunun reddini talep ederim ve hatta bunu paçavra addederim.”

Öte yandan iki ay sonra Meclis gündemine getirilen Hıyaneti Vataniye Mücrimininden Bir Kısmının Aflarına Dair Kanun’un ikinci maddesinin (Madde 2: Haklarında şimdiye kadar hıyaneti vataniye cürmünden dolayı tahkikat ve takibatı kanuniye icrasına mübaşeret edilmemiş olanlar aleyhinde artık takibatı kanuniye icra edilemez.) oylaması öncesinde söz alarak af taraftarı olduğunu vurguladı.

“Herkes memlekette birbirini fitneliyor, herkes birbirini ihbar ediyor ve herkes bundan dolayı mütevahhiş. Çok istirham ederim bu kanunla İstiklâl Mahkemelerine (ne) bir set çekilmiş demek olacaktır, ne de başka türlü suitelâkkiye mahal vardır? Bugüne kadar yapılana ıslah edilmiş nazariyle bakalım ve onları bir lütfu mahsus olmak üzere tamamı tamamına affedelim.”

Dönem içerisinde 22’si gizli oturumlarda olmak üzere 73 konuşma yaptı. Genel Kurula, Maliye Vekâletince piyasaya satılan hububatın devletçe belirlenecek tutar üzerinden Müdafaa-i Milliye Vekâletine satılmasına dair bir de takrir sundu. Maliye Bakanı’nın böyle bir satış olmadığı hususundaki açıklamasının ardından Abidin Bey, konunun incelenmesi için her iki vekâlet arasında görüşme yapılmasını talep etti. Ancak yapılan oylamada takririn Müdafaa-i Milliye Vekâletine havalesi kabul edilmedi. Abidin Bey’in Meclisteki faaliyetlerine bakıldığında aldığı kararlarda, doğru bildiği yönde hareket etmesinin yanı sıra dâhil olduğu İkinci Grup’un da etkili olduğu anlaşılmaktadır.

Mecliste oluşan gruplaşmalarda önce Birinci Grup içerisinde yer alsa da daha sonra Mustafa Kemal Paşa’ya muhalif olan İkinci Grup’a geçti. İkinci Dönem seçimlerinde aday gösterilmedi. Milletvekilliği, 11 Ağustos 1923’te son erdi. Vekilliği sonrasında bir süre Gülhane Askeri Hastanesinde çalıştı. 14 Temmuz 1925’te Kuvâ-yı Havaiye Sağlık Şubesi Müdürlüğüne getirildi. 1 Haziran 1926’da tabip yarbaylığa terfi etti ve Sivas Askerî Hastanesi Baştabibi oldu. Sırasıyla 5 Temmuz 1921’de Niğde Askerî Sanatoryum Baştabipliği, 27 Ekim 1927’de Altıncı Fırka Baştabipliği, 10 Ocak 1928’de Denizli Hastanesi Baştabipliği görevlerine atandı. 18 Şubat 1929 tarihinde tekrar Altıncı Fırka Baştabipliğine getirildi. Bu görevde iken hastalanması üzerine Gülhane Askeri Hastanesi Baştabipliğine tayin edildi. Sağlık durumu çalışmasına daha fazla elvermeyince 18 Ocak 1932’de emekliye ayrıldı. Sonraki süreçte herhangi bir işle meşgul olmadı.

Kalp rahatsızlığı ve şeker hastalığı bulunan Zeynel Abidin Bey, 23 Mayıs 1939 tarihinde 60 yaşında İstanbul’da vefat etti. Evli olup üç çocuk babası idi. Meclis üyelerine verilen yeşil renkli İstiklal Madalyasına sahip iken, cephede gösterdiği faaliyetler nedeniyle madalyası, TBMM’nin 30 Ocak 1926 tarih ve 1874 sayılı kararıyla kırmızı-yeşil şeritli İstiklâl Madalyasına çevrildi. Hal tercümesinde Almanca, Fransızca ve Bulgarca bildiği yazılıdır.

Seher BAŞARAN

KAYNAKÇA

Demirel, Ahmet Birinci Mecliste Muhalefet İkinci Grup, 5. Baskı, İstanbul: İletişim Yayınları, 2009, s. 119-127.

Başaran, Sinan, Cumhuriyet Döneminde Rize’de Siyasal Hayat, REVAK Yayınları, s. 20-21.

Çoker, Fahri, Türk Parlamento Tarihi Milli Mücadele ve TBMM I. Dönem 1919-1923, C. 3, TBMM Yayınları, Ankara 1994, s. 238, 304, 308, 655.

Çoker, Fahri, Türk Parlamento Tarihi Milli Mücadele ve TBMM I. Dönem 1919-1923, C. 3, TBMM Yayınları, Ankara 1995, s. 719-720.

Taş, Mehmet, Birinci TBMM Döneminde Lazistan Mebusları, Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Erzincan Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Erzincan 2013, s. 120, 189-191, 206-207.

T.C. Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanlığı Cumhuriyet Arşivi, 30.11.1/ 68.3.8.

T.C. Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanlığı Cumhuriyet Arşivi, 30.10/ 195.332.5.

TBMM Arşivi, Zat ve Sicil Dosyası (Sicil No: 302).

TBMM Zabıt Ceridesi, 2. Basım, C. 6, TBMM Matbaası, Ankara 1943, s. 103-106, 143-144.

TBMM Zabıt Ceridesi, 2. Basım, C. 7, TBMM Matbaası, Ankara 1944, s. 36.

TBMM Zabıt Ceridesi, C. 10, TBMM Matbaası, Ankara 1958, s. 437.

TBMM Zabıt Ceridesi, C. 12, TBMM Matbaası, Ankara 1958, s. 3, 12.

TBMM Zabıt Ceridesi, C. 13, TBMM Matbaası, Ankara 1958, s. 252-253.

TBMM Zabıt Ceridesi, C. 15, TBMM Matbaası, Ankara 1958, s. 131-132.

TBMM Zabıt Ceridesi, C. 16, TBMM Matbaası, Ankara 1958, s. 259-260.

Yıldırım, Sema – Zeynel, Behçet Kemal, 2. Basım, TBMM Albümü 1920-2010, C. 1, TBMM Basım Halkla İlişkiler Müdürlüğü Yayınları,  Ankara 2010, s. 46.

11/12/2024 tarihinde https://ataturkansiklopedisi.gov.tr/bilgi/zeynel-abidin-atak-1879-1939/ adresinden erişilmiştir

Benzer Yazılar